İzlanda Vizesi

Atlas Okyanusunun kuzey bölümünde yer alan İzlanda, 338.349 nüfus ile ziyaretçilerin her dönem methettiği bir konuma sahiptir. İzlanda halkı kültürüne çok düşkündür. Kendilerine özgü dillerini, kültürlerini, efsanelerini ve geleneklerini korumak için ellerinden geleni yapmaktadırlar. İzlanda toplumu aynı zamanda açık görüşlülüğüyle bilinmektedirler. LGBT kişilere karşı toleranslıdır. 27 Haziran 2010’dan itibaren İzlanda’da eşcinsel evlilik yasal hâle gelmiştir. Ülkenin başbakanı Jóhanna Sigurðardóttir da eşcinselliği ile açık olan dünyanın ilk seçilmiş devlet başkanıdır.

Nüfus

İzlanda’daki güncel nüfus 2017 yılı itibariyle 338.349

Etnik Yapı

İzlanda ülkesinin %93’ünü etnik İzlandalılar oluşturmaktadır.

Yüzölçümü

İzlanda ülkesinin yapılan ölçümlere göre yüzölçümü 103.000 km²’dir.

Dil

İzlanda’da kullanılan tek resmi dil İzlandaca’dır.

Din

İzlanda’nın %95,6’sı Hıristiyan ve geriye kalan yüzdelik kesim ise Katolik ve Protestandır.

İzlanda’nın Coğrafi Özellikleri

İzlanda’nın büyük bir bölümü volkanik olup adadaki yanardağlar hâla faaldir. Bunların sayısı 200’ü bulmaktadır. En önemlisi 1490 metre yüksekliğindeki Hekla’dır. İzlanda’nın kıyıları güneyde düz, öteki yerlerde girintili çıkıntılıdır. Kıyılarının uzunluğu 6000 km’den fazladır. Adanın bazı bölümleri geçmişteki yanardağ püskürmelleri sonucu ortaya çıkmıştır. Lav ovalarıyla kaplıdır. Bu ovalarda yer yer jökül adı verilen buz kubbelerine rastlanır. Bunların en büyüğü Vatnapöhull 8500 km2 yi bulan yüzölçümüyle Avrupa’nın en geniş buzuludur. Adada bol çağlayanlı birçok ırmak bulunmaktadır. Bunlar kısa ve ulaşıma elverişsizdir. Irmaklarından en önemlisi Tjorsa (210 km)dır. İzlanda’da çok sayıda krater gölü vardır. En önemlisi olan Thingvallavat Gölü120 km2 olup, 116 metre derinliktedir.

Adanın yanardağlarından sonra en önemli özelliği gayzerlerdir. Bu sıcak su kaynakları ısınma ve elektrik enerjisi elde etmede kullanılır.

İzlanda yanardağlar ve buzullar ülke­sidir; adanın sekizde biri buzullarla kaplıdır. Dördüncü Zaman’da adayı kaplamış olan inlandsis’in (iç buzul ya da buzul takkesi) izlerine hâlâ Tasla­nır (çok yüzlü topraklar, çizikli toprak­lar) ve bundan geriye jökull da denen buz tümsekleri kalmıştır: Avrupa’nın en büyük buzulu olan Vatna jökull’da (Vatna Buzulu) adanın en yüksek te­pesi Örefa (2.119 m) bulunur. Buzu­lun altındaki bir yanardağ patladığı zaman, gerçek anlamda buz çözülme­leri oluşur.

Günümüzde buzlar hiçbir yerde denize kadar ulaşmaz, ama geç­mişte durum böyle olmamıştır; deniz sularının altında kalan ve kuzey kıyı­larını derinlemesine dantel gibi oyan görkemli buzul vadileri görünümünde­ki fiyortlar bunun kanıtıdır. Güney kı­yıları alçaktır ve çamurluklarla çev­rilidir. Ülkede pek çok akarsu vardır, yer yer çavlanlarla kesilen bu kısa ırmaklar bir sel rejimi göste­rirler.

İzlanda Kronu adında bir para birimine sahip olan İzlanda’da işsizlik oranı Mayıs 2019 itibari ile %3,5’tir. Gayrisafi yurtiçi hasılası 2017 yılı itibari ile 23,91 milyar USD ve kişi başına düşen gayrisafi yurtiçi haasıla ise yine 2017 yılı itibari ile 70.056,87 USD’dir. İzlanda’nın bir numaralı ihracat kalemi turizm. Ülkeye giren yabancı paranın yüzde 45’i turizm sektöründen geliyor.

İzlanda ekonomisinin temelini bir ada devleti olduğu için balıkçılık teşkil etmektedir. Aynı zamanda İzlanda topraklarının büyük bir kesimi tarıma elverişsizdir. Ancak % 0,5’inde tarım yapılmaktadır. Nüfusun % 11’i tarım sektöründe çalışmaktadır. Başlıca ürünleri hayvan yemi, patates ve şalgamdır.

İzlanda aslında tam anlamıyla bir hayalet şehir gibidir. Çünkü Kuzey Amerika ve Avrasya kıta plakalarının birleşimindeki tek kara parçasıdır. 15 aktif volkanı, 10 bin şelalesi bulunan volkanik bir ada üzerinde kurulu olan ülke, Atlas Okyanusu’nun kuzeyinde yer alıyor. Simsiyah kumlarla çevrili sahilleri, devasa buzulları, gürül gürül akan şelaleleri, termal gölleri, kraterleriyle İzlanda Gulfstream akıntısının sağladığı ılık iklimiyle bu dünyanın dışındanmış gibi görünüyor. Aktif volkan dağlarının püskürttüğü lav arazilerinde özgürce dört nala koşan atları, terk edilmiş köyleri ve kiliseleri, milli parkları ve uçsuz bucaksız Atlantik manzarasıyla gezilip görülecek pek çok yere sahiptir.

Blue Lagoon

Blue Lagoon diğer adıyla Mavi Lagün olarak adlandırılan bölge, lapa lapa karın altında turkuaz mavi sulara sahip fantastik bir yerdir. Reykjavik’e 30 dakika mesafede ve havalimanına çok yakın mesafede yer alan ve ismini silikalı jeotermal deniz suyundan alan Blue Lagoon, doğal bir gölet değil. 1976’da bazalt kayalardan inşa edilen gölde, yeraltından çıkan sıcak volkanik su önce Svartsengi Jeotermalinde gidiyor. 200°C’nin üzerindeki ısısıyla elektrik üretiminde kullanılan suyun yarısı, türbinden geçerek şehre pompalanıyor. Sokak ve caddelerin altından geçen bu su tesisatı ile Keflavik ve Reykjavik’te yollarda kar olmuyor. Bu termal suyun bir kısmı ise 35-40 °C sıcaklıkta sabit kalacak şekilde Blue Lagoon’a geliyor. Böylelikle sürekli devinim halinde olan su her 12 saatte bir tamamen değişmiş oluyor.

Golden Circle

Golden Circle’un İzlanda’nın başlıca gezilecek en önemli ve en güzel bölgelerinden bir tanesi olduğuna emin olabilirsiniz. Golden Circle Turu İzlanda’daki doğa odaklı turlar içinde en turistik olanı. Burası İzlanda’nın güneyinde, Reykjavík’ten ülkenin güney sırtlarına dek uzanan yaklaşık 300 kilometreyi kapsıyor. İzlanda’daki turların ve seyahatle ilgili faaliyetlerin çoğunu içeren alanı, araç kiralayıp kendiniz gezebileceğiniz gibi, pek çok tur seçeneğinden biriyle görebilirsiniz.

Şingvellir Milli Parkı, Gullfoss Şelalesi ile Geysir ve Strokkur‘u içeren Haukadalur Jeotermal Alanı olmak üzere üç ana durağa sahip Golden Circle Turu rotasında, diğer duraklar arasında Keriğ Volkanik Krateri, Hveragerki Kasabası, Skálholt Katedrali ile Nesjavellir ve Hellisheiðarvirkjun Jeotermal Santralleri yer alıyor.

Reykjavik

Soğukları seviyorsanız burası tam da size göre. Neden mi? Çünkü Reykjavik, İzlanda’nın başkenti olduğu kadar yeryüzünde kutup bölgesine en yakın başkent olma özelliğine sahip bir bölge. Ülke nüfusunun yarısını barındıran Reykjavik, İzlanda’nın güney batısında Faxaflöî Körfezi sahilinde yer alıyor. Kuzey Atlantik Bölgesi’nin en ucunda olmasına rağmen, Gulf Stream sıcak su akıntısından dolayı, ılıman bir iklime sahip olan Reykjavik’te pek çok ev jeotermal ısıtma sistemini kullanıyor.

Dumanlı Koy anlamına gelen Reykjavik, renkli çatılı evlerden oluşan büyük bir kasaba görünümüne sahip. Yürüyerek keşfedebileceğiz sevimli bir kent olan Reykjavik’te, Hallgrimskirkja Kilisesi’ni gezip terasından kent manzarasını izleyebilirsiniz. Laugavegur Caddesi‘nde yerel hediyelikler satın alabilir, Kolaportid Bit Pazarı’nı gezebilir, Reykjavik Açık Hava Müzesi’nde kentin geçmişine doğru bir yolculuğa çıkabilirsiniz.

Snaefellsnes Yarımadası

Snaefelsness Yarımadası, İzlanda’nın batısındaki gezilecek yerleri kapsayan bir diğer rota. Yarımada adını, içerisinde bulundurduğu Snaefellsjoekull Milli Parkı’ndan alıyor. Snæfellsnes Yarımadası, İzlanda’nın minyatürü olarak adlandırılıyor zira, fiyort, krater, şelale gibi adaya özgü doğal güzelliklere dair örneklerin tamamı 170 km²’lik alanı kaplayan bu yarımadada görülebiliyor.

Volkanik zirveleri, dramatik uçurumlar, siyah plajları ve donmuş lav akıntılarıyla inanılmaz manzaralar oluşturan Snaefellsnes Yarımadası, tamamen ülkeye özgü köpüğümsü çimenlerin en iyi gözlemlendiği coğrafya. Koruma altında bulunan ve üzerine basmanın kesinlikle yasak olduğu çimenler, üzerine basıldığında çukurlaşarak kalıcı hasar alıyor.

İzlanda’ya hangi mevsimde gideceğiniz hakkında kararsızsanız şöyle söyleyebiliriz; İzlanda’nın bulunduğu enlem dairesine karşı iklimi çok soğuk değildir. Golf Stream akıntısının etkisinde kalan adada yazlar nemli ve serindir. Kışlar ise çok yumuşaktır. Isı ortalaması başkent Reykjavik çevresinde kışın -1C°, yazın ise +11C° dir. Fakat kuzey bölgeleri daha soğuk olup, ısı ortalaması kışın -8°C civarındadır. Kuzey kesiminde haziran ayında güneş 18 gün süre ile hiç batmadan ufuk hattı üzerinde durur.

Yağış ortalaması ise başkent dolaylarında 865 mm, güneydoğuda ise 1710 mm’dir.

İzlanda’nın bulunduğu enlem dairesine karşı iklimi çok soğuk değildir. Ülkedeki rekor düşük sıcaklık -39 derece olarak ölçülmüşken 2009 yılında ise rekor yüksek sıcaklık 29 derece olarak ölçülmüştür. Gulf Stream akıntısının etkisinde kalan adada yazlar nemli ve serindir.

Kışlar ise oldukça yumuşaktır. Isı ortalaması başkent Reykjavik çevresinde kışın -1 C°, yazın ise +11 C°’dir. Fakat kuzey bölgeleri daha soğuk olup, sıcaklık ortalaması kışın -8 °C civarındadır. Kuzey kesiminde Haziran ayında güneş 18 gün süre ile hiç batmadan ufuk hattı üzerinde durur.
Yağış ortalaması ise başkent dolaylarında 865 mm, güneydoğuda ise 1.710 mm’dir.

Böylesine ender bir ülkenin hem güzelliklerini hem de kültürel değerlerini keşfetmek için İzlanda’ya nasıl gidilir dediğinizde, Türkiye’den ülkeye direk uçuş olmadığını ancak aktarmalı şekilde ulaşım yapabileceğinizi söyleyebiliriz. Ülkenin başkentine 50 km gibi en yakın mesafede olan Keflavik Uluslararası Havalimanı’na iniş yaparak, oradan şehir merkezine transferi sağlayan iki firmadan birinin aracını tercih edip, Reykjavik merkezine ulaşabilirsiniz. Bununla birlikte şehir merkezine araba kiralayarak, taksi kullanarak veya otobüse binerek de ulaşmanız mümkündür. Havaalanı ile Reykjavik merkezi arasındaki mesafe ortalama 45 dakika kadar sürmektedir.

İzlanda’ya vardığınızda ise göreceksiniz ki şehir içinde İzlanda’da demir yolu yoktur. Kara yollarının uzunluğu ise 12 bin kilometreyi bulmaktadır. Başkent Reykjavik’te uluslararası bir liman ve havaalanı vardır.